1947 yılında geçen Sophie’nin hikayesi, genç bir yazar olan Stingo’nun ağzından anlatılıyor. Yeni geldiği Brooklyn’de, Polonyalı yahudi Sophie Zawistowski ve sevgilisi Nathan Landau ile arkadaş olan Stingo, tutkulu ama bir o kadar da sorunlu bir aşk yaşayan çiftin ilişkisine tanıklık etmeye başlar. Sophie sürekli olarak kabuslar ve rahatsız edici hayaller görürken sevgilisi Nathan da soykırım takıntısı yüzünden şizofreniye varan şiddetli krizler geçirmektedir. Stingo, kadının koluna damgalanmış numarayı görünce Auschwitz’de yaşadıklarını öğrenmek ister. Sophie hikayesini anlatmaya başladıkça çiftin yaşadıkları sorunların kaynağı da yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başlar: Sophie, kampta Naziler tarafından hayatı boyunca kendisinde derin yaralar bırakacak bir karar almaya zorlanmıştır.